Kenevir tohumu (Cannabis sativa L.), Cannabaceae familyasına ait tek yıllık, diploid (2n=20 kromozoma sahip) yapıda bir endüstri bitkisidir. Cannabis sativa, Cannabis indica, Cannabis ruderalis gibi farklı türleri bulunan kenevir veya bir diğer ismi ile kendir, ekvatordan kutuplara kadar çok geniş bir alan içerisinde yetişebilmektedir. Kenevirin insanlık tarihinde ilk kültüre alınan bitkilerden biri olduğu bilinmektedir. Ayrıca kenevir tohumu yağı da iyi bir antioksidandır. Kenevir tohumu yağı faydaları aşağıda daha detaylı yazılmıştır.
Kenevir bitkisi, havadar, bolca organik madde barındıran, 6-7.5 pH değerinde ki toprakları tercih etmektedir. Kısa gün bitkisi olması sebebiyle, günlerin 12 saatten az olduğu zaman aralığında çiçeklenmektedir. Bu durum göz önüne alınarak erken ekiminin yapılması ile vejetatif büyüme dönemi uzatılarak bitki daha dayanıklı ve sağlam hâle getirilmektedir. Tohumluk üretimi 30-40 cm, lif üretimi ise 20-25 cm sıra aralığında ekim yapılmasını gerektirmektedir. Yıllık yağış miktarı yeterli olan bölgelerde (yaklaşık 700 mm) sulama ihtiyacı olmazken, kurak bölgelerde verim sağlayabilmek için gelişme periyodu boyunca 2-4 defa sulamanın yapılması önerilmektedir.
Kenevir tohumlarında yaklaşık %30-35 oranında yağ bulunmaktadır. Ayrıca %20-25 oranında protein, %20-35 oranında karbonhidrat, %10-15 oranında lif, fitokannabinoitler ve terpenoitlerce çok zengin vitamin ve mineralleri (E vitamini, tiyamin (B1), riboflavin (B2), fosfor, potasyum, demir, magnezyum, çinko, bakır) ihtiva etmektedir. Kenevir bitkisinin sadece tohumları değil ayrıca kök, çiçek, yaprakları, sap ve gövdesi de değerlendirilmektedir. Özellikle ilaç üretim sanayisinin ilgi odağında olan kenevir, yapılan araştırmalara göre; antienflamatuvar, antipiretik, analjezik etkilere ve antioksidan aktiviteye sahip olduğu belirlenmiştir [1].
Kenevir tohumunda gluten bulunmadığından çölyak hastaları için ekmek üretiminde alternatif olarak kullanılabilecek çok önemli bir besin kaynağı olduğu düşünülmektedir.
Kenevir Tohumu Yağı Özellikleri ve Faydaları
Son dönemlerde gıda takviyesi ve bazı hastalıkların tedavisini desteklemek başta olmak üzere çeşitli amaçlarla kullanılan ve besinsel yönü kuvvetli olan kenevir tohumu yağının bileşimi, %25-35 oranında yağ asitleri, %20-25 oranında protein, %20-30 oranında karbonhidrat, %10-15 oranında lif ve pek çok sayıda iz elementten meydana gelmektedir.
Kenevir tohumu yağı, tüm esansiyel amino asitleri ve esansiyel yağ asitlerini içermesi sebebiyle oldukça değerlidir.
Tohum yağının çoğunluğunu çoklu doymamış yağ asitleri olan linoleik asit (LA) ve α- linolenik asit (ALA) oluşturmaktadır. Üstelik LA/ALA oranı 3:1’dir ve bu ideal bir diyette olması gereken omega6/omega3 oranına denk gelmektedir.
Doymamış yağ oranının bu denli yüksek olmasından kaynaklı, kenevir tohumu yağı uygun koşullarda depolanmadığı takdirde çok kısa zamanda oksidasyona uğrar. Ancak opak şişelerde ve soğuk ortamda tutulduğunda veya dondurulduğunda hiçbir antioksidan ilavesine başvurulmaksızın uzun süre saklanabilmektedir. Bu yönden kenevir tohumundan yağ çıkarma işlemi birkaç metotla yapılabilmektedir. Bunlar: Soğuk pres, CO2 ekstraksiyon, hekzan ekstraksiyon ve azot ortamında preslemedir [2].
Kenevir tohumu yağı faydaları açısından incelendiğinde tokoferoller olarak da bilinen E vitamini türevleri açısından da dikkat çeken bir kaynaktır. Bu da yağın antioksidan kapasitesini artırmaktadır. Farmakolojik etkileri olan bir diğer bileşeni ise asetilsalisilik asite yapısal olarak oldukça benzeyen metil salisilattır. Metil salisilatın antienflamatuvar, analjezik (ağrı kesici) ve antipiretik (ateş düşürücü) etkileri olduğu bilinmektedir. Tüm bu veriler değerlendirildiğinde kenevir tohumu yağının hem besleyici içeriğinin oldukça yüksek olduğunu ve yanı sıra içerdiği sekonder metabolitlerle sağlığa ekstra katkıları olabileceğini söylemek mümkündür [3].
Kenevirin Endüstriyel Kullanımındaki Gelişmeler
Gıda Sektöründe Kenevir Potansiyeli
Gerek besin değeri sorununun çözümü için gerekse de gıdaları zenginleştirmek amaçlı ikame kaynakların tercihi ve bunlar hakkındaki araştırmalar devamlı olarak artmaktadır. Bilim insanları, hayvansal kaynaklara erişilebilirliğin sürdürülebilirliğindeki sorunlar nedeniyle bunların yerini tutacak bitkisel analoglar üzerine odaklanmaktadırlar. Kenevir tohumu mükemmel bir besin kaynağıdır. Ham kenevir tohumu ve unu, yağı ve yağı alındıktan sonra arta kalan kenevir yan ürünü olan kekinin besleyici, fonksiyonel ve farmakolojik etkilerinin olduğu bilinen bir gerçektir. Bu bağlamda kenevirden ekstraktlar, yağlar, distilatlar ve izolatlar gibi çeşitli ticari ürünler üretilebilir ve birçok gıda formülasyonuna entegre veya infüze edilebilir. Ülkelerin kenevir ve yan ürünlerinin gıda ürünlerinde uygulanabilirliği hakkındaki yasal düzenlemeleri yapmaları önemlidir. Bu faaliyetler ile hem bilimsel çalışmaların hem de kenevir entegreli gıda ürünlerin üretiminde ivme kaydedileceği düşünülmektedir [4].
Gıda sektöründe kenevir esaslı birçok ürün yer almaktadır. Spesifik olarak unlu mamullerde kenevir tohumu, kenevir unu ve kenevir yağının kullanılması yaygınlaşma aşamasındadır. Kenevir esaslı un ve yağın kullanımı, ürünlere lezzet katmakta ve beslenme değeri artarak diğer ürünlere karşı rekabet üstünlüğü sağlanabilmektedir. Örnek olarak bu ürünlere ekmek, bisküvi, kek, makarna ve çeşitli pastalar verilebilir. Tohumlar özellikle yüksek kaliteli proteinler açısından zengin ve benzersiz bir esansiyel yağ asidi spektrumuna sahiptir. Diğer taraftan kenevir tohumunun besinsel lif açısından zengin olması, tohumun çerez veya öğütülmüş olarak kullanımına olanak tanımaktadır.
Son yıllarda kenevir yapraklarından elde edilen ekstraktların soğuk içeceklerde kullanımı söz konusudur. İçeceklerin içerisine ekstrakt ilavesi ile ürünlerin besinsel yönü kuvvetlendirilmektedir. Kenevir lokal ve organik olarak yetiştirilebilen, sürdürülebilir bitkisel protein kaynaklarından biri durumundadır.
Yem ve Rasyon Sektöründeki Kenevir Potansiyeli
Kenevir tohumundan yağ çıkarıldıktan sonra geri kalan küspe, hayvan beslenmesinde ve çeşitli rasyonlar dahilinde yer alabilecek nitelikte, değerli bir yem kaynağıdır. Hazırlanan yemler protein, karbonhidrat ve enerji değeri yönünden beklentileri karşılamaktadır. Küspenin aynı zamanda balık yemi, kanatlı ve kedi, köpek gibi ev hayvanları beslenmesinde kullanıldığı bildirilmektedir. Bu yönden kenevir küspesinin de ekonomiye katkı sunma potansiyeli olumludur.
Lif, Tekstil ve Kağıt Sektöründeki Kenevir Potansiyeli
Kenevir bitkisinin saplarından elde edilen lifler oldukça önem atfedilen ürünlerdir. Kenevir saplarından elde edilen liflerin hava geçirgenliği, nem alma-verme işlevi, kenevir elbiselerinin serinlik hissi verme ve bazı zararlı gaz ve ışınları absorbe etme nitelikleri sentetik liflere kıyasla daha üstündür. Ayrıca liflerin alerjik etki göstermesi ve elektrik yüklenme gibi olumsuz özellikleri bulunmaz.
Kenevir lifleri tekstil, çeşitli dokuma ürünleri, ambalaj materyalleri, iplik ve ev tekstil ürünleri gibi birçok farklı alanda kullanılmaktadır. Kâğıt sektöründe karton, çeşitli ambalaj malzemeleri ve bazı süs eşyaları üretiminde girdi olan kenevirden elde edilen selülozun değerlendirilmesi ve ekonomiye kazandırılması önemli bir konudur [5].
Kaynakça
[1] Dumanoğlu, Z., Ekren, S., Öztürk, G., Gökçöl, A., İlker, E., Geren, H. (2021). Farklı Yıllarda Hasat Edilen Kenevir Tohumlarının Bazı Fiziksel Özelliklerinin Belirlenmesi. Avrupa Bilim ve Teknoloji Dergisi, 27, 17-21.
[2] Karataş, Ş. Sanayi Kenevir Yağının Elde Edilmesi ve Besleyici Özellikleri. (2018). İstanbul Aydın Üniversitesi Gıda Müh. Böl. Florya Kampüsü K. Çekmece/İstanbul.
[3] Yıldırım, S., Çalışkan, U.K. (2020). Kenevir ve Sağlık Alanında Kullanımı. Ankara Ecz. Fak. Derg., 44(1), 112-136.
[4] Doğan N, Doğan C. (2021). Mucizevi Bitki Kenevir’in (Cannabis sativa L.) Gıda Endüstrisinde Kullanımı. Bozok Vet Sci, 2(2), 47-56.
[5] Yılmaz G. ve Yazıcı L. (2022). Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir (Cannabis sativa L.), Bozok Tarım ve Doğa Bilimleri Dergisi, 1(1), 54-61.